Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Ağustos Türk'ün Zafer Ayıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Ağustos Türk'ün Zafer Ayıdır"

Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlenen Büyük Zafer'in 102. Yıl Dönümü programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ağustos Türk'ün zafer ayıdır. Ölümü öldüren cesaret abidelerinden devraldığımız emaneti şanla şerefle taşımaya devam edeceğiz "dedi.

(ANKARA) - Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlenen Büyük Zafer'in 102. Yıl Dönümü programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ağustos Türk'ün zafer ayıdır. Ölümü öldüren cesaret abidelerinden devraldığımız emaneti şanla şerefle taşımaya devam edeceğiz" dedi.

"4 gün önce milletimize Anadolu'nun kapısını açan Malazgirt Zaferi'ni büyük bir gururla kutladık. Aynı gün Büyük Taarruzun 102.yıl dönümünü heyecanla andık. Büyük Zaferin 102.yılına ulaşmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz" açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstikbal Harbimiz büyük bir başarıdır. Milletimiz tüm imkansızlıklarına rağmen vatanına sahip çıkmıştır” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Hem milletimizin bağımsızlık iradesi hem de Türk askerinin kahramanlığı perçinlenmiştir. Bir İngiliz askeri yetkili, Yunan kuvvetlerinin savunma hattı açılmaz dediği bu hattı ordumuz stratejik ve taktik bir baskınla sadece 5 günde darmadağın etmiştir. 26 Ağustos 1922 sabah alacakaranlıkla beraber Atatürk'ün verdiği emirle açılan toplu ateşliyle başladı. 30 Ağustos 1922 akşamı Zafer Tepe'de verdiği süngü hücumuyla son buldu. Dünya Savaş tarihine geçecek bir başarıya imza atmıştır.

Taarruz kararı önceden alındığı halde aylar boyunca savaş vasıtalarının tamamlanmasına öncelik verildi. Tüm imkanlar seferber edildi. İlk cephe güçlendirildikçe başarı mukadder hale geldi. Bir millet için ilk cephenin ne kadar mühim olduğunu çok daha net görebiliyoruz. Bizi hedeflerimizden koparma planlarının en kritik safhasını daima iç kalemizi çökertmeye yönelik hamleler oluşturmuştur. Sokak olaylarıyla bizi kendi iç meselelerimize hapsetmeye kalktılar. Bölücü terör örgütünü 40 yıldır başımıza musallat ederek güvenlik ve huzurumuza kastettiler. Darbeler yoluyla devlet ile millet arasında duvarlar ördüler. Türkiye'yi ekonomide, kalkınmada, savunmada hak ettiği yerlere getirme mücadelesi verirken bir taraftan iç cephemizi sarsmayı hedefleyen birçok kumpasla uğraştık. Şüphesiz karşılaştığımız her engel bizi oyaladı. Ama Türk milleti olarak hedeflerimize ulaşma irademizi kıramadı. Bizi yolumuzdan geri döndüremedi.

Ülkemizi daha aydınlık geleceğe taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz

Bugün de hedeflerimize odaklanmış durumdayız. Ülkemizi daha aydınlık geleceğe taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. Savunma sanayinde son 22 yılda elde ettiğimiz başarılar dostlarımıza güven aşılarken kem gözlere korku salıyor. Tek yapmamız gereken iç cephemizi sağlam tutmaktır. Milletlerin hayatında ekonomik sıkıntılar olur, siyasette tansiyon zaman zaman yükselebilir. 85 milyonun her konuda aynı fikirde olmasını beklemek gerçekçi değildir. Ne gelip geçici ekonomik zorlukların ne de bölgemizde çıkan gerilimlerin hiçbiri bize kalıcı zarar veremez.

“İç kalemizde bir delik açılırsa bunu toparlamak son derece maliyetli ve meşakkatli olacaktır.

Millet ve devlet olarak bunların hepsine çözüm buluruz. İç kalemizde bir delik açılırsa bunu toparlamak son derece maliyetli ve meşakkatli olacaktır. Böyle bir durumda hepimiz kaybederiz. 85 milyon olarak hepimiz sıkıntı çekeriz. Milletini seven, memleketini seven hiç kimsenin kaybet - kaybet denklemine fırsat vermeyeceğine inanıyorum. Son günlerde toplumun sinir uçlarıyla oynayan çeşitli kışkırtmalara şahitlik ediyoruz. Bu oyuna gelmeyeceğiz. Dilinden, kaleminden ve klavyesinden nefret akan beşinci kol aparatlarının tuzağına düşmeyeceğiz.

"85 milyon olarak hepimiz aynı gemideyiz"

Siyasetçiler başta olmak üzere milletimin her bir ferdinden bu konuda dikkatli olmasını, iç cephemizi sarsmaya yönelik provokasyonlar karşısında teyakkuz halinde olmasını özellikle rica ediyorum.

Hangi mücadeleyi veriyorsak hukuk, demokrasi temelinde vereceğiz. 85 milyon olarak hepimiz aynı gemideyiz. Aynı geminin yolcularıyız. Siyasi görüşlerimiz, inançlarımız farklı olsa da aynı vatan toprağının üzerinde yaşıyoruz. Farklılıklarımızın hiçbiri kardeşliğimizden güçlü değildir. Bu anlayışla hareket ettiğimiz sürece üstesinden gelinmeyecek hiçbir engel tanımıyoruz. Yeter ki biz bir olalım, iri olalım, diri olalım, beraber olalım, kardeşliğimize leke sürdürmeyelim. Yeter ki biz sahte ve gereksiz tartışmalarla birbirimizi örselemek yerine hep beraber ülkemizi büyütmeye odaklanalım."

Anka Haber Ajansı