Ekrem İmamoğlu: “Kriz, Kaos Ve Kargaşayı Tercih Eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır”

Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’ye kriz, kaos ve kargaşanın yaşatıldığını belirterek bunların asıl sebebinin “yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimi” olduğunu kaydetti. İmamoğlu, “Kriz, kaos ve kargaşayı tercih eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamasına değinen İmamoğlu, “Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına milletimizi ayrıştıran ve birliğimizi bozan bu manzara ile değil; içeride terörsüz Türkiy

(ANKARA) - Silivri Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’ye kriz, kaos ve kargaşanın yaşatıldığını belirterek bunların asıl sebebinin “yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimi” olduğunu kaydetti. İmamoğlu, “Kriz, kaos ve kargaşayı tercih eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamasına değinen İmamoğlu, “Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına milletimizi ayrıştıran ve birliğimizi bozan bu manzara ile değil; içeride terörsüz Türkiye Ümidi, dışarıda ise ülkemizin birliğini tehdit eden odaklara karşı mücadele azmi ve gayretiyle girmemiz bir tercih değil açık bir zarurettir” ifadelerini kullandı.

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kendi tutukluluğuna ilişkin yaptığı açıklamayı değerlendirdi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Ülkemize ve milletimize hizmet etme gayretiyle yola çıkan ben ve çalışma arkadaşlarımın mübarek Ramazan ayında, bir sahur vakti evlerimize yapılan şafak operasyonları ile gözaltına alınıp, tutuklanması maşeri vicdanda kabul görmemiştir. Aziz milletimiz verdiği sarih, sahici, güçlü ve haklı tepkiyle demokrasiye ve iradesine ne kadar bağlı olduğunu hamdolsun bir kez daha göstermiştir. Demokrasiye yapılan bu müdahaleye karşı milletimizin verdiği güçlü tepki kendi iradesine sahip çıkmanın yanı sıra, ülkemizde giderek artan antidemokratik uygulamalara, yıpranmış adalet sistemimize, milletimizin geleceğini ve gençlerimizin umutlarını karartan ekonomik çöküşe karşı haklı bir feryattir.

“Türkiye’ye yaşatılan kriz ve kaosun asıl sebebi yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimidir”

Bizlerin tutuklanmasına karşı milletimizin gerçekleştirdiği şiddetten uzak, her yerde Türk bayraklarının dalgalandığı ve özünde vatan sevgisi olan protestolar, asla ülkemizin yaşadığı kriz, kaos ve kargaşanın sebebi değildir. Bugün Türkiye’ye yaşatılan kriz, kaos ve kargaşanın asıl sebebi yargı eliyle yapılmaya çalışılan darbe girişimidir. Kriz, kaos ve kargaşayı tercih eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. Yargı eliyle yapılan bu siyasi operasyon; hukuk sistemine güveni zaten zayıf olan milletimizin adalete inancını daha çok sarsmış, kadim değerlerimizin ve kurumlarımızın daha da çürümesine yol açmıştır. Seçilmiş siyasetçilere karşı şafak vaktinde gerçekleştirilen, hepimizin kutsal bildiği cile düzenini yok sayan uygulamalar ve 35 yıllık diplomanın iptal edilmesine bile varan açık hukuksuzluklar millet vicdanında ağır hasara neden olmuştur. Ülkemize yaşatılan bu krizin onarılması, milletimizin iradesinin daha fazla saygısızlığa maruz kalmaması ve yargı süreçlerinin gerçek manada siyasetten uzak ve adil biçimde ilerlemesi, ülkemizin geleceği ve milletimizin vicdanı adina elzemdir.

“Türkiye'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde tahkim olmasından daha önemli bir meselesi yoktur”

Adalet sistemimizin yoğun bir biçimde tartışıldığı ve yargıya olan güvensizliğin had safhaya ulaştığı bugünlerde, MHP Genel Başkanı Sn. Devlet Bahçeli'nin çalışma arkadaşlarımla birlikte maruz kaldığımız yargı süreci ile ilgili tespitlerini ve çağrısını oldukça önemli buluyorum. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılına milletimizi ayrıştıran ve birliğimizi bozan bu manzara ile değil; içeride terörsüz Türkiye ümidi, dışarıda ise ülkemizin birliğini tehdit eden odaklara karşı mücadele azmi ve gayretiyle girmemiz bir tercih değil açık bir zarurettir. Bölgemiz bir ateş çemberine dönmüşken, dünya siyasetinde on yıllardır görülmemiş bir paradigma değişimi yaşanırken, küresel iktisadi sistemin kuralları yeniden yazılırken Türkiye'nin birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde tahkim olmasından daha önemli bir meselesi yoktur.

“Türkiye'nin ekonomi, güvenlik ve adalet gibi ağır beka meseleleri vardır”

Sn. Bahçeli'nin açıklaması vesilesi ile şunu vurgulamak isterim, Türkiye'nin ekonomi, güvenlik ve adalet gibi ağır beka meseleleri vardır. Beka meselesi olmayan bir Türkiye'ye ulaşmanın yolu ise devleti güçlü ve etkin, milleti müreffeh, yargıyı adil kılmaktan geçmektedir. Toplumun temel haklarına dair bile endişe içinde olduğu, sisteme güvenini neredeyse tamamen kaybettiği bir yerde güçten, refahtan ve adaletten bahsetmek söz konusu dahi olamaz. Güçlü, müreffeh ve adil bir Türkiye'ye ulaşmak için ‘hak yemem, hakkımı da yedirmem’ düsturuyla milletimizin hakkını gözetmek için zor ve uzun bir yola çıktık. Bu yolda bedel de ödesek, cefa da çeksek sonuna kadar mücadele edeceğimizden kimsenin en ufak şüphesi olmamalıdır.

“Türkiye herkes için demokratik ve adil bir ülke olmadan, istikrar da ilerleme de refatı da sağlanamayacaktır”

Türkiye herkes için gerçek anlamda demokratik ve adil bir ülke olmadan, istikrar da ilerleme de refatı da sağlanamayacaktır. Bizim en büyük istek, umut ve gayretimiz, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve aziz milletimizin hak ettiği refah ve adalete kavuşması içindir. En derin saygılarımla ve sevgilerimle arz ederim.”

Anka Haber Ajansı

Gündem Haberleri