Zeynel Emre: Önemli Bir Tarım Potansiyeline Sahip Olan Ülkemizin Bu Potansiyeli Hızla Eriyor
CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, Türk tarımı ile gıda güvenliğinin acil uyarı verdiğini; dünya genelinde gıda fiyatlarının uzun süredir gerileme eğiliminde olmasına karşın Türkiye’de arttığını, kimyasal madde tespit edilen ürünlere her geçen gün yenilerinin eklendiğini belirterek, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün açıkladığı veriler göre; önemli bir tarım potansiyeline sahip olan ülkemizin bu potansiyeli hızla eriyor" dedi.
(ANKARA) - CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, Türk tarımı ile gıda güvenliğinin acil uyarı verdiğini; dünya genelinde gıda fiyatlarının uzun süredir gerileme eğiliminde olmasına karşın Türkiye’de arttığını, kimyasal madde tespit edilen ürünlere her geçen gün yenilerinin eklendiğini belirterek, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün açıkladığı veriler göre; önemli bir tarım potansiyeline sahip olan ülkemizin bu potansiyeli hızla eriyor" dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Zeynel Emre, sosyal medya kanalı Youtube üzerinden tarım ve gıda güvenliğine ilişkin bir video paylaştı.Türk tarımının ve bağlantılı olarak gıda güvenliğinin ciddi risk ve tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirten Emre’nin paylaşımındaki değerlendirmeleri şöyle:
"Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün açıkladığı veriler göre; önemli bir tarım potansiyeline sahip olan ülkemizin bu potansiyeli hızla eriyor. Mesela ülkemizdeki tarımsal verimlilik, AB ülkelerinin çok altında görünüyor. Bunun birçok nedeni var: Tarımsal arazilerin doğru bir şekilde seçilmemesi, bütüncül bir politika ve modern teknolojilerin her alanda uygulanamaması, küçük küçük parseller halinde tarım yapılan yerlerin bir bütün haline getirilememesi...
"Tarımsal girdi maliyetleri çok ciddi şekilde artmış durumda"
Ülkemizde korkunç bir ekonomik kriz var. Haliyle tarımsal girdi maliyetleri çok ciddi şekilde artmış durumda. Sadece son 4 yılda mazot, 4,5 liradan 45 lira seviyesine kadar yükseldi. Bunu diğer tarımsal girdi fiyatlarında; tohumda, gübrede ve benzerinde de düşündüğümüzde, açıkçası çiftçimiz ne yapsın böyle bir ortamda? Yani üretmek, o potansiyeli hayata geçirmek, o girdi maliyetlerini karşılamak ve bundan kâr etmek çok zor.
"Sağlıklı gıdaya ulaşmakta her geçen gün zorlanıyoruz"
Bunlar işin ekonomik boyutları. Bir de işin güvenlik açısından boyutları var, yani sağlığımız açısından boyutları var, çocuklarımızın geleceği açısından boyutları var. Burada da kimyasallar ve gıda güvenliği öne çıkıyor. Ülkemizde ‘ben yaptım oldu’ mantığı her yerde geçerli ve olması gereken denetimler zamanında, yerinde yapılmadığı için maalesef sağlıklı gıdaya ulaşmakta her geçen gün zorlanıyoruz. Uluslararası raporlar, Türkiye'den yurt dışına gönderilen ürünlerde çok sayıda kimyasal madde bulunduğu için iadeler yaşandığını gösteriyor."
"Türkiye’de, büyük bir yönetim zafiyeti var"
Ülkede yaşanan sorunlara ilişkin çözüm önerileri sunan Emre, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bu durum bir günde oluşmadı, biz bir günde buralara gelmedik. Bu, yıllardır uygulanan yanlış politikaların sonucu, vurdumduymazlığın sonucu. ‘Ben yaptım oldu’ mantığıyla hareket edilen, ‘nasıl olsa ben istediğimi yapabilirim, nasıl olsa bir şey olmaz’ denilerek, her türlü pervasızlığın yapıldığı Türkiye’de, büyük bir yönetim zafiyeti maalesef bu alanda da var.
Çözüm önerilerimizi de maddeler halinde sizlere sayacağım:
Modern tarım teknolojilerini kullanacağız ve her alanda yaygınlaştıracağız. Arazi bölünmelerini önleyici politikalar geliştireceğiz; bu alana hiçbir şekilde imar rantıydı, şuydu buydu girmesine müsaade etmeyeceğiz. Gıda güvenliği için sıkı denetimler yapacağız. ‘Şunun yakınıydı, bunun bilmem neyiydi’ vesaire deyip hiç kimse bu sıkı denetimlerin dışında olmayacak ve objektif bir şekilde o denetimleri yapacağız. Yerel tohumların teşviki ve korunması: Ata tohumlarını yaygın olarak kullanmamız ve yabancı tohum uygulamasından yavaş yavaş çıkmamız lazım. Tarım girdilerinde maliyeti düşürmek zorundayız. Bunun için de çiftçiyi sübvanse edeceğiz; gübrede, mazotta ve bazı girdi maliyetlerinde muhakkak sübvanse etmek durumundayız. Bölgesel ürün planlaması yapmamız lazım. Hangi bölgede hangi ürünler daha iyi şekilde yetiştirilebilir? Unutmayalım, sağlıklı ve güvenli gıda her vatandaşın hakkıdır."
Anka Haber Ajansı