Filistin İçin Protesto Düzenleyen Gençlerin Ak Parti Ankara İl Başkanlığına Yürüyüşüne İzin Verilmedi

Filistin İçin Protesto Düzenleyen Gençlerin Ak Parti Ankara İl Başkanlığına Yürüyüşüne İzin Verilmedi

Ankara'da Filistin'e destek için bir araya gelen gençler AK Parti Ankara İl Başkanlığına yürümek istedi. Valilik izni olmadığı gerekçesiyle yürüyüşe izin verilmedi.

(ANKARA) - Ankara'da Filistin'e destek için bir araya gelen gençler AK Parti Ankara İl Başkanlığına yürümek istedi. Valilik izni olmadığı gerekçesiyle yürüyüşe izin verilmedi.

Filistin İçin Bin Genç Hareketi, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki göstermek amacıyla Ankara’da Madenci Anıtı önünde bir araya geldi. Polis ekipleri, toplanan gençlere üst araması ve kimlik kontrolü yaptı. Grup, AK Parti Ankara İl Başkanlığı’na yürümek istedi. Valilik izni olmadığı gerekçesiyle yürüyüşe izin verilmedi.

Gençler, Madenci Anıtı önünde yaptıkları basın açıklamasında Filistin halkına desteklerini dile getirdi. Açıklamada, İsrail'in 70 yılı aşkın süredir Filistin’e yönelik politikaları soykırım olarak nitelendirildi.

Açıklamada, “Trump’ın dostu, halkların düşmanıdır”, “Nehirden denize özgür Filistin” ve “Katil ABD, iş birlikçi AKP” gibi sloganlar öne çıktı. Gençler, Filistin direnişini desteklediklerini belirterek Türkiye’deki siyasi tutuklulara da özgürlük çağrısında bulundu.

Grup ayrıca, İsrail’e F-35 savaş uçağı parçaları taşıdığı iddia edilen Maersk gemisinin 28 Nisan’da Mersin Limanı’na uğrayacağını belirterek, bu gemiye ve benzeri sevkiyatlara karşı limanların kapatılmasını talep etti.

Anıt önünde yapılan basın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:

"70 yıldan fazladır soykırımcı İsrail’e karşı onurlu bir direniş sergileyen Filistin halkını, bu halkın özgür bir geleceğe kavuşabilmesi uğruna hayatını ortaya koyup canla başla mücadele eden direnişçilerini, 22 Nisan 2025 tarihine dünyanın bütün öğrenci birliklerini ve sendikalarını Filistin için boykota ve greve çağıran Hamas’ı, dünyanın dört bir tarafında ağır bedeller ödemiş ve zindanlara hapsedilmiş Filistin direnişçilerini ve ülkemizde Filistin direnişine verilebilecek en büyük bireysel destek olan sermaye karşıtı boykotu kararlılıkla sürdüren bu uğurda bedel ödeyen bütün siyasi tutsakları saygıyla selamlıyoruz.

Bugün, burada, Türkiye’nin kalbi olan Ankara’nın Madenci Anıtı’nda, bir halk yok edilirken çıkar hesapları yapanlara, mazlumun kanı üzerinden siyaset kuranlara karşı sesimizi yükseltmek için AKP il binasına yürümek ve muhataplarımızın bizzat karşısına çıkarak onlara hesap sormak amacıyla toplandık. Geçtiğimiz günlerde ABD başkanı Donald Trump, AKP genel başkanı için !Benim büyük bir dostum; ben onu severim, o da beni sever.! ifadelerini kullandı. Biz de bu ifadeye cevap veriyoruz: ‘Trump’ın dostu, halkların düşmanıdır!’ Bir zamanlar Ürdün Nehri’nden Akdeniz’e kadar özgür olan ve zeytin ağaçlarının arasında çocukların koşturduğu Filistin için ‘Orta Doğu’da barış, ancak İsrail-Filistin meselesinin iki devletli çözümü temelinde mümkündür.’ cümlesini sarf ederek bu coğrafyada siyonist işgali meşrulaştırmak apaçık halklara düşman olmaktır.

Trump, Filistin’de İsrail-ABD ortaklığında gelişen bir yönetim kurmayı amaçlamakta ve bu uğurda Gazze halkını Mısır ve Ürdün’e göndermek için çaba sarf etmektedir. Türkiyeli yandaş basın mensupları ise bu göç planını ‘hicret’ kavramını kullanarak kutsallık atfetmek suretiyle güzellemekte ve haberlerini kamuoyuna servis etmektedir. Biz biliyoruz ki, yapılması planlanan bu etnik temizliğin hicret adı altında pazarlanması yalnızca zulme dini bir kılıf aramaktır ve zulme dini kılıf aramak zulmün ta kendisidir.

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi, 6 Nisan 2025’te yaptığı açıklamada 7 Nisan 2025 tarihini kendi ifadeleriyle ABD ortaklığı ve uluslararası toplumun iş birliğiyle sürdürülen siyonist soykırımı durdurmak için tüm alanlara yayılacak küresel bir halk hareketinin başlangıcı ilan etti ve bu tarihte bütün dünyaya sivil itaatsizlik çağrısında bulundu. İsrail işgaline karşı bütün dünya halkları tarafından verilebilecek en büyük bireysel protesto olan sermaye karşıtı boykot da bu çağrının işaret ettiği en büyük sivil itaatsizliklerden biridir. Filistin direnişinden öğrendikleri boykotu bulundukları topraklarda uygulayan gençler sırf yerli işbirlikçilere karşı çıktıkları için gözaltına alındı ve tutuklandılar. Yüzlerce genç hapishane koğuşlarında onlarca gün tanklara taş atarak kafa tutan Filistinli çocuklardan öğrendikleri direniş ruhuyla özgürlüklerine kavuşmayı beklediler. Bugün, her ne kadar onlarca arkadaşımızı geri almış olsak da onlarcası daha hala AKP genel başkanı tarafından verilen talimatla demir parmaklıklar ardına tutsak edilmiş, yurt dışı yasakları koyulmuş veya ev hapsi almış vaziyetteler.

Bundan tam 10 gün sonra, 28 Nisan 2025 tarihinde, İsrail’e F-35 parçaları taşıyan Maersk gemisi Mersin Limanı’na uğrayacak ve ardından taşıdığı bu silah parçalarını İsrail’e ulaştıracak. İsrail ise bu parçalardan ürettiği silahlarla Filistin halkına ateş açmaya devam edecek. Aylardır bu topraklarda Filistin mücadelesine gönül vermiş gençler olarak Türkiye limanlarından çıkıp da İsrail limanlarına demirleyen gemileri gün be gün rota be rota takip ediyoruz ve bu ülkenin bütün meydanlarında AKP hükümetine Türkiye limanları soykırıma kapatılsın talebimizi haykırıyoruz, hatta tam şu anda İstanbul Karaköy’de Liman Başkanlığı önünde onlarca genç Mersin Limanı’na yanaşacak olan bu gemiyi ve buna müsaade eden hükümeti protesto ediyorlar fakat bizler biliyoruz ki emperyalist, kapitalist ve siyonist düzen yalnızca günün sonunda cebine giren para miktarına bakan bir çarktır ve bu çarkın bir dişi İsrail’se bir dişi de Türkiye’dir.

Bu gündemde, bütün bu anlatılanlar ışığında, kamuoyu ve basının huzurunda AKP genel başkanına bir kez daha sesleniyor ve taleplerimizi yineliyoruz: AKP hükümeti Filistin’in nehirden denize olan toprak bütünlüğünü tanısın! Trump’ın Gazze halkına uygulamayı amaçladığı göç ve etnik temizliğe destek olmak yerine karşı çıkılsın, hicret kelimesi adı altında Türkiye basınında kutsallık atfetmek suretiyle güzellenmesinden vazgeçilsin! İsrail’e F-35 parçaları taşıyan Maersk gemisi başta olmak üzere İsrail’e sevkiyat yapan bütün gemilere Türkiye limanlarının kapıları kapatılsın! İsrail’in beslendiği emperyalist, kapitalist ve siyonist kökleri kurutmak için onunla ve yerli iş birlikçileriyle boykottan eyleme, grevden nöbete mücadele eden bütün siyasi tutsaklar ve öğrenciler derhal serbest bırakılsın! Türkiye, İsrail’e ticari ambargo uygulasın; İsrail’le ticari başta olmak üzere diplomatik, askeri ve akademik bütün ilişkiler kesilsin! Biz, bu coğrafyada kalbi Filistin’le atan gençler olarak; Türkiye’nin İsrail’le olan bütün ilişkileri kesilene kadar, İsrail ekonomik, politik ve akademik olarak yanlızlaştırılana kadar, Filistin direnişi zafere ulaşana kadar, Filistin nehirden denize özgür olana kadar, bu ülkenin bütün sokaklarında, iş birlikçilerden hesap sormaya devam edeceğiz!"

Anka Haber Ajansı