Esenyurt Demokrasi Nöbeti... Gökhan Günaydın: “Türkiye Böyle Devam Etmeyecek”

Esenyurt Demokrasi Nöbeti... Gökhan Günaydın: “Türkiye Böyle Devam Etmeyecek”

Esenyurt’ta görevden alınan Belediye Başkanı Ahmet Özer için yapılan nöbette, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın “Bir kaymakamı dokuz saatliğine vali yardımcısı yapacaksın sonra buraya kayyum olarak atayacaksın sonra o kaymakamın da ilk yapacağı iş oradan fotoğraf vermek olacak. Seçil de gel, seçil de... Arkadaşlar çok açık söylüyorum irademizi çok açık bir şekilde ortaya koyuyoruz. Türkiye böyle devam etmeyecek” dedi.

Haber: OKTAY YILDIRIM - Kamera: UMUT EMRE GÖKBULUT

(İSTANBUL) - Esenyurt’ta görevden alınan Belediye Başkanı Ahmet Özer için yapılan nöbette, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın “Bir kaymakamı dokuz saatliğine vali yardımcısı yapacaksın sonra buraya kayyum olarak atayacaksın sonra o kaymakamın da ilk yapacağı iş oradan fotoğraf vermek olacak. Seçil de gel, seçil de... Arkadaşlar çok açık söylüyorum irademizi çok açık bir şekilde ortaya koyuyoruz. Türkiye böyle devam etmeyecek” dedi.

Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanarak yerine kayyum atanmasına karşı CHP’lilerin ilçede başlattığı Demokrasi Nöbeti sürüyor. Cumhuriyet Meydanı’ndaki nöbette CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın konuştu. “Türkiye böyle devam etmeyecek” diyen Günaydın, şunları kaydetti:

“O 64 gündür Silivri'de biz de 64 gündür meydanlardayız”

“Keşke iyi vesilelerle bir araya gelebilsek ama 101 yıllık Cumhuriyetin bugün bize bırakılan bakiyesi maalesef insanların yaşam sevinciyle dolmasına, özgür bağımsız bir yaşam kurmasına, demokrasiyle yönetilmesine izin vermiyor. 101 yıllık deneyim Cumhuriyetin bugün bize devredilen kısmı yalnızca sandık oldu biliyorsunuz. Artık medya tekelleşti, artık bir tek parti devleti bütün görünümleriyle ortaya çıktı. İnsanlar sokak röportajlarından sonra tutuklanır oldu. Maalesef rıza üretme mekanizmalarıyla bir yere varamayanlar zorla vatandaşın iknasına çalışıyorlar. Yani toplumsal direnişi bastırmaya çalışıyorlar. Bunun bir tek istisnası vardı bu memlekette beş yılda bir sandık kurulur, sandığın sonuçlarına da herkes uyardı. Hatta bunu eleştirirdik demokrasi demek yalnızca sandıktan ibaret demek değildir derdik. Ancak artık sandığı da önemli bir irade göstergesi olmaktan çıkartıyorlar. Şimdi bu kadar lafı niye söyledim? Ahmet Özer, sevgili dostum, Esenyurtumuzun kıymetli belediye başkanı, bir bilim insanı 65 yaşında bir insan bugün 64’üncü gün. O 64 gündür Silivri'de biz de 64 gündür meydanlardayız. Meydanlarda olmaya devam edeceğiz

“Burada bulunan topluluk bu vahşi uygulamayı en büyük cevabı veriyor”

Sandılar ki bu hukuk dışı uygulamalarla insanları sindiririz insanları korkuturuz. Bir süre direnirler, sonra yağmur, yağış soğuk derken yavaş yavaş azalırlar ve biz de antidemokratik hayallerimizi gerçekleştiririz dediler. İşte bugün hepinizin yüreğinden öpüyorum. Bugün burada bulunan topluluk bu vahşi uygulamayı en büyük cevabı veriyor. Var olun, sağ olun.

Anayasaya bir madde koymuşlar. Maddenin başlığı idari vesayet yetkisi. Yani diyor ki merkezi idare yerel idareleri denetler, yerel amaçlara uygun olarak çalışmasına denetim ve gözetim faaliyetiyle katkı sunar. Ancak anayasanın bundan sonraki maddeleri hiç de demokrat değil. Diyor ki çünkü bir belediye başkanı hakkında soruşturma ya da kovuşturma başlarsa o soruşturma ya da kovuşturmanın herhangi bir aşamasında İçişleri Bakanı, belediye başkanını görevden alabilir diyor. Yani bu beş yıllık bir süreçten bahsediyor. Soruşturma acaba evrensel hukuk ilkelerine uygun mu? Yoksa uydur kaydır siyasi saiklerle mi yapılıyor? Türkiye'de bu işler karıştı. Birini soruşturma başlamasına rağmen görevden almıyorsun, birini ilk derece mahkemesinden hüküm çıkmasına rağmen görevden almıyorsun. Bir başkasını da geliyorsun sabah altı buçukta evinden alıyorsun. Dolayısıyla Ahmet Özer’e yapılan bu uygulamayı kınıyoruz.

“Türkiye böyle devam etmeyecek”

Şüphesiz bir memlekette hukuk olacaktır ama hukukun evrensel hukuka uygun olması lazım ve toplum vicdanını da kanatmaması lazım. Toplumun vicdanen kani olması tatmin olması lazım hukuk uygulamalarından. Şimdi Ahmet Özer daha sekiz ay evvel bu Esenyurt'ta sandığa giden her iki seçmenden birinden oy almış. Yani demiş ki bu vatandaş Profesör Dr. bir sosyoloji profesörü Ahmet Özer Esenyurt'ta bizi temsil eder bizi güzel yönetir. Onu seçiyoruz yanına da belediye meclis üyelerini koyuyoruz demiş. Peki, sen de yapmışsın. Sen diyorsun ki Esenyurt'un iradesi beni ilgilendirmez. Ne yapacakmışım peki? Sen oraya İçişleri Bakanı’nın imzasıyla ki ona da kimin talimat verdiğini biliyoruz. Buraya bir kaymakamı dokuz saatliğine vali yardımcısı yapacaksın sonra buraya kayyum olarak atayacaksın sonra o kaymakamın da ilk yapacağı iş oradan fotoğraf vermek olacak. Seçil de gel, seçil de. Arkadaşlar çok açık söylüyorum irademizi çok açık bir şekilde ortaya koyuyoruz. Seçilmiş insanları evrensel hukuka aykırı uygulamalarla koltuğundan kaldıran o koltuğa atanmışları oturtturan oradan da fotoğraf verdirenleri hem o koltuktan kaldıracağız hem de merkezi hükümetten göndereceğiz. Türkiye böyle devam etmeyecek.

“Sıcak koltuklarınızda oturmayın gelin cesaretiniz varsa bu vatandaşa derdinizi anlatın”

Soruyorlar bize Esenyurt'a kayyum olarak atanan eski kaymakamı nasıl kaldıracaksınız? Ben size söyleyeyim onun buraya atanmasının altında kimin imzası var? Ali Yerlikaya’nın imzası var. Ali Yerlikaya bugün kim? İçişleri Bakanı. Dün kimdi? İstanbul Valisiydi. Sadece İstanbul valisi değildi değil mi arkadaşlar? 2019 Mart'ında İstanbul'u kazandıktan sonra aldığımız mazbatayı iptal edip Ali Yerlikaya'yı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum olarak atamışlardı. Hatırlıyor musunuz? Ali Yerlikaya, İstanbul Belediyesi’ne gelmişti Atatürk'ün vatandaşı dinleyen fotoğrafı depoya gitmişti. Hatırlıyor musunuz? Sonra ne oldu? O fotoğraf yerine geri geldi. Ali Yerlikaya gitti. Ali Yerlikaya’yı nasıl gönderdiysek bu kayyumu da öyle göndereceğiz.

“Sadece Esenyurt'u değil bütün Türkiye'yi elinizden alacağız”

Ahmet Özer sevgili dostum, sevgili Belediye Başkanım ben kendisini 11-12 yıldır tanırım. Hani irtibat, iltisak diyorlar ya. Ahmet Özer'in benimle irtibatı ve iltisakı var. Toros Üniversitesi'nde bir öğretim üyesiyken tanıyorum. Bilimsel çalışmalar yaparken tanıyorum. Ancak Ahmet Özer'i sizin bakanlarınız da tanıyor. Meclis Başkanı da tanıyor. Süleyman Soylu da tanıyor. Ahmet Özer'in Süleyman Soylu'yla da irtibat iltisakı var. Çünkü Süleyman Soylu onu çeşitli konferanslara davet ediyor. Sonra da konferanslara geldiği için teşekkür mektubu yazıyor. Ahmet Özer o zaman kıymetli ve makbul bir bilim insanıydı da niye şimdi kötü oldu? Çünkü Ahmet Özer elinizden Esenyurt'u aldı sadece Esenyurt'u değil bütün Türkiye'yi elinizden alacağız. Bütün Türkiye'de halkın iktidarını kuracağız

“O mahkemede tutukluluğa devam kararı verebilecek bir tane hakim arıyorlar ama bulamıyorlar”

Bir belediye meclis yapısı var değil mi? Her ilçenin bir belediye meclis yapısı var. Belediye başkanını aldın, hukuksuz bir şekilde aldın. Niye belediye meclis üyeleri arasından bir seçim yapılmasına izin vermiyorsun. Bizim önümüze hukuk diye bir metin çıkartıyorlar. Neymiş o metin? 2016’da ortaklarınız size darbe yapınca Olağanüstü Hal Koşullarında bir OHAL KHK’sı çıkartmışsınız, demişsiniz ki terörden dolayı görevden alınırsa belediye başkanı, meclis üyeleri arasından seçim yaptırmam. Peki ne yaptırırsın. AKP'de geçmişte siyaset yapmış adamları memur encümen olarak atarım, onlarla belediyeyi idare etmeye çalışırım. Ben söyleyeyim size yapabileceğiniz hiçbir şey yok.

Bir milyon nüfuslu Esenyurt buna hayır diyor. Yapacağınız tek şey Ahmet Özer'in yaptıklarını kötülemeye çalışmak iddianamenin hazırlanmasına yönelik yeni uyduruk deliller yaratmaya çalışmak.

Uyduruk dosyayla Esenyurt halkının iradesini gasp etmeye çalışıyorlar. Şunu ifade edelim. Daha fazla uzatmayın kardeşim. Yazın iddianamenizi görelim. İddianame yazılsın, dosyanın üzerindeki gizlilik kararı kalksın. Dosyada ne var ne yok görelim. Anayasa Mahkemesi başvurumuzu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi başvurumuzu yapalım. Sizin memleketin iradesini nasıl çalmaya çalıştığınızı televizyonlarda, meydanlarda şakır şakır anlatalım hep beraber yapacağız bunu.

“Ahmet Özer eşinden, kızından, oğlundan ayrı, Silivri'nin soğuk tecrit mahpushanesinde yılbaşını geçirdi”

2025’in ilk günü çağdaş memleketlerde insanlar aileleriyle beraber yılbaşını kutlarlar. Ahmet Özer eşinden, kızından, oğlundan ayrı, Silivri'nin soğuk tecrit mahpushanesinde yılbaşını geçirdi. Şimdi 2025 ilk günü onun kulağı bizde çünkü diyor ki ben içeride siz dışarıda direndiğiniz için iyiyim diyor. Siz dışarıda direndiğiniz için ben de içeride güç buluyorum, direniyorum diyor. Burada Ahmet Özer'e ve onun iradesine bir selam yollayalım mı? Ahmet Özer çıkacak bu belediyeye geri gelecek, belediye meclis üyeleri yetkilerine tekrar kavuşacak.

Sekiz ay evvel Ahmet Özer'e oy vermemiş olan AKP'ye MHP'ye oy vermiş, içerisinde vicdanı olanlar da diyor ki seçilmiş adamı böyle uyduruk nedenlerle görevden almanıza karşı çıkıyoruz. Bu nedenle biz millet iradesinin gaspı girişimine karşı dimdik ayakta durmaya devam edeceğiz. Ben hepinize bu meydanı dolduran tüm dostlara çok teşekkür ediyorum. Sizlerin iradeniz Türkiye'nin onurudur. Hepinize çok teşekkür ediyorum."

Anka Haber Ajansı