Delice-çorum Hızlı Tren Hattı İhalesi Yarın Yapılacak... Deniz Yavuzyılmaz: Tam Bir Ak Parti Cinliği
Delice-Çorum Hızlı Tren Hattı ihalesi yarın yapılacak. İhale öncesi ANKA Haber Ajansı'na konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, "Bu tarih tesadüfen seçilmiş bir tarih değildir. Bu tarihin bir anlamı var. Bu tarihte teklifler verilecek ve ihaleyi kazanacak şirkette işçilik bedelini yüzde 30'luk asgari ücret artışını giydirerek verecek. Ancak 2024 yılı içinde bu teklif verildiği için 2025 yılında yürürlüğe girecek yüzde 30'luk asgari ücret zammı bir kez daha şirketin fiyat farkı talebiyle birl
Kamera: Eylem Ladin DEĞER
(TBMM) - Delice-Çorum Hızlı Tren Hattı ihalesi yarın yapılacak. İhale öncesi ANKA Haber Ajansı'na konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Deniz Yavuzyılmaz, "Bu tarih tesadüfen seçilmiş bir tarih değildir. Bu tarihin bir anlamı var. Bu tarihte teklifler verilecek ve ihaleyi kazanacak şirkette işçilik bedelini yüzde 30'luk asgari ücret artışını giydirerek verecek. Ancak 2024 yılı içinde bu teklif verildiği için 2025 yılında yürürlüğe girecek yüzde 30'luk asgari ücret zammı bir kez daha şirketin fiyat farkı talebiyle birlikte ihale tutarına eklenmiş olacak. Burada tam bir AK Parti cinliğini görüyoruz. Yüzde 30'luk işçilik artış bedeline bir yüzde 30 daha koyarak onu yüzde 60'a çıkararak şirket kasasını doldurmayı planlıyor" dedi.
80 milyar TL bütçeli Delice-Çorum Hızlı Tren Hattı ihalesi tepkiler üzerine 31 Aralık'a ertelenmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, süreci ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi. Yavuzyılmaz, şöyle konuştu:
"İhaledeki her şey aslında anormal. İhalenin usulü anormal. İhale 21/B pazarlık usulüyle yapılıyor. Yani deprem, sel, salgın, doğal afet gibi durumlarda kullanılabilecek bir ihale yöntemi. Bildiğimiz kadarıyla Delice-Çorum hattında deprem yok, sel yok, salgın yok, doğal afet yok. Ancak bu yöntem belirlenmiş. Çünkü bu yöntemde tüm şirketler gelip de ihaleye katılamıyor. Belli sayıda davet edilen şirket katılıyor. Böylelikle de şirketlerin rekabet etmesi AK Parti tarafından engellenmiş oluyor. Davet edilen şirketler ihale tutarını kendi aralarında anlaşarak tam bir danışıklı dövüşle belirlemiş oluyorlar. Buraya 7 şirketin ihaleye davet edildiğini görüyoruz. Bu şirketler Kolin, Rönesans, Yapı Merkezi, Çelikler, Gülermak, YDA ve Doğuş.
Bu şirketler yarın itibariyle ihaleye girecekler. Aslında bu ihaleler geçtiğimiz hafta Cuma günü yapılacaktı. Ancak ihaleyle ilgili yapılan suç duyurusu ortaya çıktı. Suç duyurusunda bu ihale yapılmadan hangi şirketin kazanacağının belirlendiği ifade ediliyordu. İhaleye fesat karıştırıldığı iddiası vardı. Bu suç duyurusuna takipsizlik kararı verildi. Ancak bütün sektör ihaleyi kazanacak şirketin önceden belirlendiği konusunda hem fikir olunca bizlerin ve basının yüksek sesle bunu dile getirmesini neticesinde ihaleyi ertelemek durumunda kaldılar. AK Parti yeniden bir dizayn yapmak durumunda kaldı.
"31 Aralık tesadüfen seçilmiş bir tarih değildir"
İhaleyi öyle 3-5 ay ileriye değil 4 gün sonraya ertelediler. O gün de yarın oluyor. Yani 31 Aralık 2024'te yapılacak. Bu tarih tesadüfen seçilmiş bir tarih değildir. Bu tarihin bir anlamı var. Bu tarihte teklifler verilecek ve ihaleyi kazanacak şirkette işçilik bedelini yüzde 30'luk asgari ücret artışını giydirerek verecek. Ancak 2024 yılı içinde bu teklif verildiği için 2025 yılında yürürlüğe girecek yüzde 30'luk asgari ücret zammı bir kez daha şirketin fiyat farkı talebiyle birlikte ihale tutarına eklenmiş olacak. Burada tam bir AK Parti cinliğini görüyoruz. Yüzde 30'luk işçilik artış bedeline bir yüzde 30 daha koyarak onu yüzde 60'a çıkararak şirket kasasını doldurmayı planlıyor.
Diğer taraftan bu ihaleye davet edilen 7 şirketin içinde kaybeden de olmayacak. Çünkü bu şirketler kendi aralarında alt yapıyı yapacak, üst yapıyı yapacak diyerek konsorsiyumlar oluşturacak. Yani ikişer veya üçerli şirketten oluşan ortak girişimle birlikte bu ihale için sadece iki veya üç teklif verilecek. Aralarında böylece ihalenin tutarını kendileri belirlemiş olacak. Projenin bütünü 3 etaptan oluşuyor: Delice-Çorum, Çorum-Merzifon, Merzifon-Samsun. Kazananlar Delice-Çorum Hızlı Tren Hattı Projesi'nde görev alacak. Kazanamayanlar ise diğer iki etapta görev alabilecek. Aslında bunun altyapısını oluşturuyorlar. O nedenle AK Parti'nin yaptığı bu kurgulanmış ihale sürecinin kaybedeni olmayacak.
"AK Parti'nin rant aşkı"
Oysaki Türkiye'de bu Hızlı Tren Hattı Projesi'ni yapabilecek olan en az 20-30 şirket var. Ancak onlara açık bir ihale yapılmıyor. Doğrudan adrese teslim sadece 7 şirketin davet edildiği bir ihale süreci yürütülüyor. Bu 7 şirketin ne özelliği var? Diğer 20-30 şirketten ne farkı var, ne üstünlüğü var? Niye bu 7 şirket davet edildi? Bunların yanıtı yok. Bunların yanıtı AK Parti'nin rant aşkı ve Delice-Çorum hattındaki Delice rant sevdası.
Burada 80 milyar liralık bir yaklaşık maliyetin belirlendiği konuşuluyor. Oysaki yapılmamış ihalenin ihale gününden önce yaklaşık maliyetinde bilinmemesi, konuşulmaması gerekiyor. Ancak ihale hangi tutarla sonuçlanırsa sonuçlansın mutlaka o tutarı çok daha yukarıya çekecek bu şirketler. Yapım aşamasında özellikle yapımın başladığı ilk altyapı kısmında mutlaka ihale tutarı neyse o tutarı tüketebilecekleri, doldurabilecekleri bir harcamayı yaptırıp tekrar ikmal ihalesi gibi yine pazarlık usulüyle yapılan zaten altyapıyı hangi şirketler yaptıysa üstünü de onlar yapsın diyerek yeniden onlara ihale edilecek. Yeni fiyatlarla, daha yüksek fiyatlarla ihale edilecek bir süreç olacak.
Yarın yapılacak olanın adına ihale edemeye bin şahit gerekli. Bu maalesef AK Parti'nin vatandaşların ödediği vergilerle oluşan hazinede bağladığı bir hortum sistemidir. Burada Devlet Demiryolları'nın yapacağı bu ihaleyi de öz kaynakla yapacağı anlaşılıyor. Vatandaşların vergileriyle, Hazine'de biriktirdikleri paraları yandaş şirketlere servet transferi şeklinde aktarılmasıyla gerçekleştiriliyor. Bu da herkesi daha fazla fakirleştirip, Türkiye'nin önceliği olmayan, bu ekonomik krizde aciliyeti olmayan projelere bu kaynakları gömmesi anlamına geliyor."
Anka Haber Ajansı