Chp, Trabzon'da Çaykur'un Çay Politikasını Protesto Etti

GENÇAĞA KARAFAZLI

(RİZE) - CHP Trabzon İl ve Of İlçe Örgütleri, ÇAYKUR'un çay alım politikalarını Of ilçesi Uluağaç köyünde çay bahçesinde protesto etti. Burada yapılan açıklamada “Bugün üreticinin yaşamış olduğu, özel sektörün düşük fiyattan çay alması, kota ve kontenjan sorunu, düşük fiyat uygulaması ve diğer sorunların temel sebebi ÇAYKUR değil, AKP iktidar ve Saray'dır" denildi.

CHP’nin Trabzon’un Of ilçesi Uluağaç köyünde düzenlediği protesto eylemine çay üreticileri, CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak, CHP Trabzon İl Sekreteri Mertcan Atik, CHP Of İlçe Başkanı Fahri Kaptanoğlu, CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz katıldı.

"Ürünümüzü yok pahasına sattırmayın"

CHP Of İlçe Başkanı Fahri Kaptanoğlu, "Son günlerde kota, kontenjan ve haftalık tatilleri de gündeme getirerek çay üreticilerimize adeta işkence yapmaktadırlar. ÇAYKUR'un bu anlayışı özel sektörün yönünü açıyor, önünü açıyor ve özel sektör müteahhitleri üreticimizin üzerine kirli ellerini hala sürtmeye devam ediyor. Buradan hükümete sesleniyoruz; Of’un Uluağaç mahallesindeki üreticiler gibi Karadeniz'in birçok noktasındaki üreticileri mağdur ettiğiniz kadar beşli çetelere ve onların uzantılarına servis yapma anlamında ürünümüzü yok pahasına sattırmayın" dedi.

"Çay üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz"

Basın açıklamasını okuyan CHP Trabzon İl Başkanlığı Sekreteri Mertcan Atik şunları söyledi:

"ÇAYKUR’un dün çay alımını geçici olarak durdurma kararı, hükümetin tarım politikalarının yetersizliğini ve plansızlığını bir kez daha gözler önüne sermektedir. 22 yılı aşkın süredir iktidarda olan AKP’nin çay politikası olmadığı gibi, çay üretiminin maliyet hesaplarını da yapmadığını görmekte ve yaşamaktayız. Bugün özel sektör, kilo başı 12 TL’den yaş çayı almaktadır. ÇAYKUR’un açıklamasında belirttiği üzere, fabrikaların ve ambarların kapasitesinin üzerinde çay alımı yapılması, hükümetin tarım politikasının ne kadar yetersiz ve plansız olduğunu göstermektedir. Çay üreticilerimiz, alın teri dökerek ürettikleri ürünlerini satmakta, zorlanmakta, özel sektöre muhtaç edilerek düşük fiyatlarda çayını satarak emeklerinin karşılığını alamamaktadır. Bugün çay kanunu çıkartılmış olsaydı taban fiyat uygulanacak ve üretici özel sektörün insafına bırakılmayacaktı. Çayını satmakta zorlanıp, çayların ambar önlerine serip, çayım yanarsa ne yapacağım diye kara kara düşünen Ayşe teyze, Mehmet amca bugün çay kanunumuz geçerli olsaydı, bunları düşünmeyecekti. Kanun tekliflerimiz reddedilmeseydi, üreticilerimiz özel sektörün cenderesine sıkıştırılmayacaktı. Hükümet, tarım sektörünün sorunlarını çözmek yerine, günü kurtarma politikaları ile hareket etmekte ve çiftçilerimizi mağdur etmeye devam etmektedir. CHP olarak çay üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Üreticilerimizin haklarını savunmak, adaletin sağlanması için mücadelemiz sürecek. Ayrıca şu unutulmamalıdır ki bugün üreticinin yaşamış olduğu, özel sektörün düşük fiyattan çay alması, kota ve kontenjan sorunu, düşük fiyat uygulaması ve diğer sorunların temel sebebi ÇAYKUR değil, AKP iktidar ve saraydır."

"Amaç üreticiyi toprağından koparmak göç ettirmek"

CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak, şunları söyledi:

"Tarımda, bütün alanda çay olsun, fındık olsun sürekli iktidarın yapmış olduğu, uygulamış olduğu hatalı politikalar nedeniyle sürekli üreticilerimiz mağdur edilmekte. Hepimiz bu topraklarda büyüdük, hepimiz bu topraklarda geçinen insanlarız. Çay sektörünü özele, özelin inisiyatifine bırakacak uygulamalarla bugün çayın fiyatı 12 liraya, 13 liraya düşmüştür. Neden işte çay kanunu çıkarmazsanız, olacağı budur. Kapasite sorunu varmış, çok fazla alım yapılmış, depolar dolmuş şimdi böyle bir uygulamanın, böyle bir anlayışın, böyle bir açıklamanın akla, mantığa uygun hiçbir tarafı yoktur, yani bu tamamen üreticiyi bitirmek, bu topraklardan üreticiyi koparmak dolayısıyla buradaki vatandaşları başka şehirlere göndermekle buradaki tarımı bitirmekten başka bir anlayış getirmemektedir."

"Ben bu çayın yarısına gelmedim daha borcumu ödeyemedim"

Çay üreticisi Hasan Yılmaz, "İki gündür elimdeki iki ton çayı satamadım. İki ton çayı iki gün bekleterek bugün bir ufak firmaya ancak verebildim, kasım ayı ödemeli 15 liradan, aralık ayı ödemeli 17 liradan diğer firmalara veriyorduk. Daha düşüğe verenler var peşin para alabilmek için 12- 13 liraya veren var. Bunun gübresi 2 bin lira tutuyor, yemek masrafı ton başına 2 bin liraya geliyor. Çay bitti, ben bu çayın yarısına gelmedim daha borcumu ödeyemedim" dedi.

Çay üreticisi Melahat Güngör ise "Çay insanların umudu, geleceği, çocuğunun çayın parasıyla kışın geçimini sağlayacak, çocuğunu evlendirecek, çocuğunu okutacak ama çay paraları pul olduğu için her şey hayal oldu. Kısa zamanda da sorunların çözülmesini istiyorum, bekliyoruz" dedi.

Anka Haber Ajansı