Chp İstanbul İl Örgütü'nden Öğretmenler Günü Dolayısıyla Taksim'de Tören
CHP İstanbul İl Örgütü, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle Taksim’de tören düzenledi. CHP İstanbul İl Eğitim Sekreteri Ali Ekber Cömert, konuşmasında iktidarın eğitim politikalarını eleştirerek, 2002 yılında 68 bin olan atamayan öğretmen sayısının iktidarın yanlış politikaları nedeniyle bugün bir milyonu aştığını söyledi. Öğretmenlerin alım gücünün düştüğüne de vurgu yapan Cömert,“2002 yılında 540 lira maaşı ile 19.7 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz, bugün sadece 8.3 çeyrek altın alabilmektedir. 2002 yılı
Haber: Hakan KAYA-Kamera: Onur DURSUN
(İSTANBUL)- CHP İstanbul İl Örgütü, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle Taksim’de tören düzenledi. CHP İstanbul İl Eğitim Sekreteri Ali Ekber Cömert, konuşmasında iktidarın eğitim politikalarını eleştirerek, 2002 yılında 68 bin olan atamayan öğretmen sayısının iktidarın yanlış politikaları nedeniyle bugün bir milyonu aştığını söyledi. Öğretmenlerin alım gücünün düştüğüne de vurgu yapan Cömert,“2002 yılında 540 lira maaşı ile 19.7 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz, bugün sadece 8.3 çeyrek altın alabilmektedir. 2002 yılında 175 lira olan eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneğiyle 6.4 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz, bugün 4 bin 85 lira olan ödenekle 0.8 çeyrek altın, yani bir çeyrek altın dahi alamamaktadır” dedi.
CHP İstanbul İl Örgütü tarafından, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle Taksim'de tören düzenledi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunduğu törende CHP İstanbul İl Sekreteri Soner Özimer, Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı.
"İktidarın yanlış politikaları nedeniyle atanamayan öğretmenlerin sayısı bugün1 milyonu aştı"
Basın açıklamasını okuyan CHP İstanbul İl Eğitim Sekreteri Ali Ekber Cömert, eğitimin toplumumuzun vazgeçilmez en önemli değerlerinden biri olduğunu vurgulayarak, “22 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi ile yerle bir edilmiş, öğretmenlerimizin var olan sorularına her geçen gün yenileri eklemiştir. İktidar politikalarına öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, uygulamalarla devam etmektedir. 22 yıllık AKP iktidarında öğretim programları defalarca değiştirilmiştir. Yönetici atamalarında liyakat etkisi yok edilmiş, 2014’te yaklaşık 50 bin yönetici görevden alınmıştır. Teftiş sistemi yok edilmiş, müfettişlik sisteminde sayısız değişiklikler yapmıştır. Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına geçilerek, öğretmenlerin güvencesiz çalışmasının önü açılmıştır. 2002 yılında 68 bin olan atamayan öğretmen sayısı iktidarın yanlış politikaları nedeniyle bugün1 milyonu aşmıştır. Bugün yetkisiz atamalarla eksik bırakılan kadrolar, ücretli öğretmenlik sistemi ile durdurmaya çalışılmaktadır” dedi.
"2002 yılında maaşıyla 17.7 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz bugün sadece 8.3 çeyrek altın alabiliyor"
Öğretmenlerin maaşlarındaki alım gücünün her geçen yıl düştüğüne vurgu yapan Cömert, “Her yıl yaklaşık 85 bin öğretmenimiz asgari ücretten daha düşük ücretle, güvencesiz ve emeklilik hakkı olmadan çalıştırılmaktadır. 25 yıllık kadrolu bir öğretmen bugün 41 bin lira maaş almaktadır. 2002 yılında 540 lira maaşı ile 19.7 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz, bugün sadece 8.3 çeyrek altın alabilmektedir. 2002 yılında 175 lira olan eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneğiyle 6.4 çeyrek altın alan öğretmenlerimiz, bugün 4 bin 85 lira olan ödenekle 0.8 çeyrek altın, yani bir çeyrek altın dahi alamamaktadır” diye konuştu.
İktidarın seçim öncesi kaldıracağı sözünü verdiği kamuya öğretmen alımlarında yapılan mülakat uygulamasının halen kaldırılmadığını söyleyen Cömert, binlerce öğretmenin haksızlığa uğradığını ifade etti.
"Özel sektörde çalışan öğretmenler asgari ücrete mahkum edilmiştir"
Cömert, şunları söyledi:
Yeterli kadrolu temizlik görevlisi vermediği için bugün öğretmenlerimiz okullarına temizlik yapmak zorunda bırakılmış, yeterli güvenlikle teknik personel olmadığı için İbrahim Oktugan ve Sibel Turan öğretmenlerimiz maalesef hayatlarını kaybetmiştir.
Öğretmelik meslek kanunu ile öğretmenlik mesleği basamaklandırılmıştır. Öğretmenlerimiz ücretli, sözleşmeli, öğretmen, uzman, başöğretmen şeklinde farklı sektörde, farklı ücretlere çalıştırılmaktadır. Milli Eğitim Akademisi ile öğretmenlerin diplomaları yok sayılmıştır. Özel sektörde çalışan öğretmenler, taban maaş hakları elinden alındığı için asgari ücrete mahkum edilmiştir.
"Öğretmenlik mesleğinin saygınlığı yok edilmiştir"
Öğretmenlerin çalışma ortamında siyasi baskı artmıştır. Meclis çalışma koşulları ve siyasi iktidar uygulamaları öğretmenlik mesleğinin saygınlığını maalesef yok etmiştir. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin göreve geldiği günden bu yana eğitim alanındaki uygulamaları ile eğitim sistemini zedelemeye devam etmektedir. Göreve başlar başlamaz, karma eğitime tartışmaya açmış, tarikat ve cemaatlerin uzantısı olan vakıf ve derneklerle protokol imzalamaya devam edeceğini ifade etmiştir.
Okul öncesi düzeydeki öğrencilere yönelik başlatılan ücretsiz yemek uygulaması da kaldırmıştır. Onun görev yaptığı süre boyunca mesleki ve teknik eğitim kapsamında çalıştırılan 11 çocuğumuz maalesef hayatını kaybetmiştir.
'Mülakatları mülakat gibi yapacağız" diyen Tekin, daha önce yapılan mülakatlardaki şaibeleri itiraf etmiştir. Yeni bir öğretmen alımı için yapılan son mülakatlarla bin 100 öğretmenin sıralamasındaki değişiklik bulunduğunu belirtilerek mülakat sistemindeki haksız uygulamaları gün yüzüne sermiştir.
"Bakan Tekin, içtiği anda bağlı kalmayarak laiklik ilkesini hedef haline getirmiştir"
Haksızlığa uğrayan öğretmen sayısı verilen bu sayının çok çok üzerindedir. Milli Eğitim Bakanı 16 Kasım 2024’te Batman'da laiklik karşılıklı sözlerde bulunarak anayasamızın 81. maddesinde yer alan metni okuyarak demokratik ve laik cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kılacağına dair ant içmiştir. Ne var ki bakan içtiği anda bağlı kalmayarak laiklik ilkesini hedef haline getirmiştir.
Tekin’in ifadeleri ne eleştiri ne de ifade özgürlüğü olarak açıklanamayacak düzeydedir. Bu ifadeleri sebebiyle partimiz Milli Eğitim Bakanı hakkında görevi kötüye kullanmak ve halkı kin ve nefrete alenen tahrik etmekte 18 Kasım 2024’te suç duyurusunda bulunmuştur. Partimiz ayrıca 30 Ekim 2024’te mülakat süresince yaşanan sıkıntıların giderilmesini, bu yüzden öğretmen atamalarının yapılmaması, okullarda eğitim-öğretim paketlerinin düzgün işlemeyişi nedeniyle de Bakan Yusuf Tekin hakkında görevini yerine getirmediği için suç duyurusunda bulunmuştur."
"CHP iktidarında eğitim sisteminin ve eğitim çalışanlarının bütün sorunları çözülecek"
Cömert, CHP iktidarında eğitim sisteminde yapılacak adımları şöyle açıkladı:
Partimizin iktidarında eğitim sisteminin ve eğitim çalışanlarının bütün sorunları çözülecek, öğretmenler toplumdaki saygınlıklarını yeniden kazanacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında, öğretmenlerin tüm özgürlük haklarını içeren personel kanunu yapılacaktır. Uzman, baş öğretmenlik sistemi kaldırılarak aynı işi yapan ama farklı unvanlarla çalıştırılan öğretmenlik anlayışı son bulacaktır. Öğretmenlerimize onları ayrıştırmadan, kıdeme göre yıl bazında mali hakları verilecektir.
"Tarikat ve cemaatlerin uzantısı vakıf ve derneklerle yapılan protokoller iptal edilecek"
Eğitimin siyasallaşması engellenecek ve öğretmenler üzerindeki antidemokratik uygulamalara son verilecektir. Kamuda ücretli-sözleşmeli öğretmenlik ayrımına son verilecek, kamuda çalışan tüm öğretmenler kadrolu olarak görev yapacaktır. Özel sektörde çalışan öğretmenler için taban maaş uygulaması başlatılacak, kamudaki öğretmenler kadar maaş almaları sağlanacaktır. Usta öğreticiler mutlaka hak ettikleri değeri alacaklardır. Liyakat ilkesi Milli Eğitimde yeniden tesir edilecek. Bütün yönetici atamaları bu liyakat esasına göre yapacaktır. Tarikat ve cemaatlerin uzantısı vakıf ve derneklerle yapılan protokoller iptal edilecek, okullarda öğretmenlik tek yetkili kılınacaktır.
"Atması yapılmayan 1 milyon öğretmenden 100 bininin bir yıl içerisinde ataması yapılacaktır"
Öğretmenlere 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde mutlaka bir maaş ikramiye verilecektir. Öğretmenlerin insanca yaşamı için hayatları ve ek ders ücretleri günün koşullarına uygun hale getirilecek, ek ders ücretleri, maaş içine alınarak emekli aylıklarına yansıtılması sağlanacaktır. Tüm öğretmenlerin yoksulluk sınırı üzerinde maaş almaları sağlanacaktır. Eğitim ve öğretime hazırlık ödeneği bir maaş üstünde ve tüm eğitim iş görevlilerine verilecektir. Atması yapılmayan 1 milyon öğretmenden 100 bininin bir yıl içerisinde ataması yapılacaktır. İktidarımıza kamuda ya da özel sektörle çalışan, işe yeni başlayan, deneyimli olan, deprem ve benzeri durumlardan etkilenen, emekli olan, ücreti, sözleşmeli, uzman, öğretmen, başöğretmen olarak ayrıştırılan ve değersizleştirilen öğretmenler, liyakatsiz atamalarla hakları yenilen yöneticiler ve mağdur edilen usta öğreticiler hak ettikleri itibara ve mali haklara ulaşacaktır.
Anka Haber Ajansı