Ali Mahir Başarır: "Elinizi Gençlerden, Halktan, Sokaktaki İnsanlardan Çekin"

Ali Mahir Başarır: "Elinizi Gençlerden, Halktan, Sokaktaki İnsanlardan Çekin"

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Bugün İzmir, Ankara’da gösteri ve toplantı yasağı geldi. Bunu yapan yurttaşlarımıza darbe yapanlar ‘Darbeci’ diyor. Recep Bey, Rize sana darbe mi yapıyor, sokakta. İstanbul, İzmir, Ankara; herkes sokakta çünkü yaptığın yargılama ve eylemlerin, atandığın savcının imzalarının halk nezdinde meşrutiyeti yok. O yüzden elinizi gençlerden, bu halktan, sokaktaki insanlardan çekin. Hiç kimse polise, devlete saldırmıyor, en meşru hakkı olan sokak hakkını kullanıyor. ODTÜ’yü,

(TBMM) - CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, "Bugün İzmir, Ankara’da gösteri ve toplantı yasağı geldi. Bunu yapan yurttaşlarımıza ‘darbeci’ diyor. Recep Bey, Rize sana darbe mi yapıyor, sokakta. İstanbul, İzmir, Ankara; herkes sokakta çünkü yaptığın yargılama ve eylemlerin, atandığın savcının imzalarının halk nezdinde meşrutiyeti yok. O yüzden elinizi gençlerden, bu halktan, sokaktaki insanlardan çekin. Hiç kimse polise, devlete saldırmıyor, en meşru hakkı olan sokak hakkını kullanıyor. ODTÜ’yü, Hacettepe’yi, İstanbul’u, İzmir’i yürekten kutluyorum" dedi.

CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun 19 Mart'ta gözaltına alınmasının ardından ülke genelinde başlayan sokak eylemlerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Başarır'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Günlerdir susan Cumhurbaşkanı, dün arasına mesafe koyduğu, bir anlamda küstüğü eski yol arkadaşlarıyla iftar yemeğinde buluştu. Ve bu darbe girişimiyle, yargı darbesiyle ilgili ilk kez yorum yaptı. Maalesef ki bir iftar yemeğinde yalanlarına, iftiralarına, kirli algılarına devam etti. Diplomadan bahsetti. Bir diploma konusunda Türkiye’de yorum yapabilecek en son kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Onurlu, dürüst insanlar hele ki bu Cumhurbaşkanıysa doğruları konuşmak eğer bir kişinin diplomasını sorguluyorsa önce kendi diplomasını ortaşya koyma zorunluluğu vardır. Kendi diploması şaibeli olan tek adamın ana sütü hak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’mız, Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun diplomasını sorgulaması utanç vericidir. İdare hukukçuları, anayasa hukukçuları, ceza hukukçuları; bu ülkedeki milyonlar, o diplomanın haksız, hukuksuz yere iptal edildiğini biliyor ama diplomasız tek adam algı yapıyor.

Yolsuzluktan bahsediyor, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde 6 yıldır yolsuzluk varmış, biz bunları bilmiyormuşuz, içimizde birbirimize düşmüşüz o yüzden bu soruşturma olmuş. Bir hukuk devletinde böyle bir şey olmaz. 6 yıldır Sayıştay, İçişleri Bakanlığı müfettişleri üç günde bir tüm dosyaları didik didik aradı. MASAK, tüm belediye çalışanlarını ve belediye başkanını inceledi. 6 yıl boyunca yolsuzluk yoktu, ne oldu? Bugün yolsuzluk ortaya çıktı. 3 ayda mı oldu bunlar? Cumhurbaşkanı adaylığını resmi olarak açıkladıktan sonra bunlar ortaya çıktı.

"İBB’nin sorumluluğundaki o metroya kayyum atadın"

Recep Tayyip Erdoğan, bu üç günlük süreçte ilk kayyumunu metroya atadı. Çünkü onun halka, demokrasiye hiçbir borcu, sorumluluğu yok. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle ilgili onun sorumlu olduğu cemaatler, vakıflar; garanti verdiği müteahhitler... El koyduğun İBB’nin sorumluluğundaki o metroya kayyum atadın bir anlamda. Şimdi yolcu garantsi verip beşli çeteye mi vereceksin? Amacın bu çünkü Ekrem İmamoğlu o belediyeye gelene kadar cemaatler, vakıflar, müteahhitler yapışmıştı. Bakanlık, milletvekilliği yapan AK Partili isimler milyonlarca lira eğitim bursu adı altında para alıp eğitimini de tamamlamamıştı. Kirli algınla Türkiye’yi oyalama. Türkiye rezaleti görüyor. O yüzden hukuk, adalet, yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü varsa somut söylemler ve deliller ortaya koyacaksın. Daha ifade vermeden yazar-çizer gibi görünen sosyal medyadaki trollerine şöyle olacak, böyle olacak deme. Tamamen algı, iftira, uydurulmuş deliller sorulacak.

"Hiç kimse polise, devlete saldırmıyor, en meşru hakkı olan sokak hakkını kullanıyor"

Bugün İzmir, Ankara’da gösteri ve toplantı yasağı geldi. Bunu yapan yurttaşlarımıza darbe yapanlar ‘darbeci’ diyor. Anayasa 34, ‘Herkes önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşünü düzenleme hakkına sahiptir.’ Recep Bey, Rize sana darbe mi yapıyor, sokakta. Trabzon sana darbe mi yapıyor, sokakta. Çorum sana darbe mi yapıyor, sokakta. Kırıkkale, İstanbul, İzmir, Ankara; herkes sokakta çünkü yaptığın yargılama ve eylemlerin, atandığın savcının imzalarının halk nezdinde meşrutiyeti yok. O yüzden elinizi gençlerden, bu halktan, sokaktaki insanlardan çekin. Hiç kimse polise, devlete saldırmıyor, en meşru hakkı olan sokak hakkını kullanıyor. ODTÜ’yü, Hacettepe’yi, İstanbul’u, İzmir’i yürekten kutluyorum. Onların yanındayız. Onlar bu devletin, bayrağı, ülkeyi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, demokrasiyi, özgürlüğü seviyor. Sen ise onların alanlarını daraltmaya çalışıyorsun. Gençlere vurmayın, gaz sıkmayın, plastik mermi atmayın. Dün bana gaz attınız, kör olabilirdim ama hiç önemli değil. Bari siz görün bu gerçekleri."

"Halkla bayramlaşmada yüzü olmayanların bizimle de bayramlaşamayacakları bir gerçek"

Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başarır, MHP'nin CHP'ye bayramlaşma listesinde yer vermemesine ilişkin gelen soruya şöyle yanıt verdi:

"Halkla bayramlaşmada yüzü olmayanların bizimle de bayramlaşamayacakları bir gerçektir. Devlet Bahçeli ve arkadaşlarının 86 milyonla bayramlaşacak yüzü kalmamıştır. Onlar, bu ülkenin kurucu partisini, liderini bayramda bile eleştirir ama milyonlarca şehidin, gazinin gönlünü almadan başka yollarda. Hiç de bir kayıp değil. Bahçeli bizimle bayramlaşsa ne olur bayramlaşmasa ne olur? Önemli olan 86 milyonla bayramlaşacak yüzünün olması. Bizim yüzümüz var ama Devlet Bahçeli ve Cumhurbaşkanı’nın asla yok."

TBMM Genel Kurul gündemindeki emeklilere 4 bin lira bayram ikramiyesi verilmesini öngören kanun teklifinin yetersiz olduğunu söyleyen Başarır, ikramiyenin en düşük emekli maaşına eşitlenmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

"Dün Meclis’i utandığı, sıkıldığı için MHP karar yeter sayısı istedi, AKP kaçtı. ‘Özlem Hanım nereye, az önce şahin gibiydin. Üniversiteleri iftira atıyordun, beni cezalandırıyordun, niye kaçtın’ dedim çünkü bu yasanın bu şekilde görüşülmesini onlar da istemiyor. Beyaz kağıt veriyorum ve bu kağıdı imzalıyorum. Bin lirayı alsınlar, saniye harcıyorlar. 1,5 kilo kıyma, 40 kilo un... Halka sadaka vermiyorsunuz, görüşmeye de gerek yok. Ben imzalıyorum, en düşük emekli maaşı kadar yapın, hemen hep beraber geçirelim. Siz 1000 lirayı tartışmayacak kadar iradenizi kaybetmişsiniz, saray 1000 lira öngördüğü için el kaldıracaksınız, hayır. O 1000 lirayı alın, Recep Tayyip Erdoğan’a iade edin."

Anka Haber Ajansı